top of page

Giriş:

2023 yılı itibariyle, 5.000 groston ve üzerindeki kargo, RoPax ve yolcu gemileri için Karbon Yoğunluk Göstergesi (CII) derecelendirme sisteminin yürürlüğe girmiştir ve yeni bir düzenleyici dönem başlamıştır. Bu sistemle, bir geminin mal veya yolcu taşıma verimliliği, kargo kapasitesi ve deniz mili başına salınan CO2 gramı baz alınarak ölçülmektedir. Bu düzenlemelere uyumun denetlenmesi için, gemilerin yıllık işletme CII'larını ilgili bayrak devleti yönetimine bildirmelerini gerekmektedir. Detaylı bir incelemeye tabi tutularak, geminin A'dan E'ye kadar değişen performans seviyelerini gösteren karbon yoğunluk derecesini belirlenecektir. Hedef olarak en az CII derecelerinin ortasını temsil eden  ‘C’ dercesi gösterilmiştir. Üç ardışık yıl boyunca ‘D’ derecesine sahip olan veya bir yıl boyunca ‘E’ derecesine sahip olan her geminin, düzeltici bir eylem planı sunması gerekmektedir. Ayrıca bu uygulamanın bir parçası olarak ‘A’ veya ‘B’ dereceli gemiler için teşvikler tanıtılmıştır. 2023'te yıllık raporlamayla başlayan bu uygulama için ilk CII derecelendirmeleri 2024 yılında yapılacaktır. Karbon yoğunluğunda, Uluslararası Denizcilik Örgütü'nün (IMO) aşamalı stratejisine uyumlu bir olarak operasyonel ayarlamaların proaktif bir şekilde yapılması ile yılda CO2 emisyonunda %2'lik azalma hedeflenmektedir. Gemi sahipleri ve yöneticilerinin geminin karbon yoğunluğunu sürekli olarak azaltmada gösterdiği dikkat, gemilerinin derecesinin zamanla kötüleşmesini önlemek açısından büyük öneme sahiptir.

Pratik anlamda, CII bir işletme metriği olarak çalıştığından, üstün bir derece elde etmek geminin kullanımı ve işletimi üzerinde çalışmalar gerektirmektedir. Bu, geminin hızında, rotasında ve kargo kapasitesinde incelik gerektiren ayarlamaları içermektedir. Halihazırda karmaşık olan bu gibi düzenlemelerin karmaşıklığı, zaman çarteri sözleşmelerinde seyir ederken artmaktadır. Bu makale, 17 Kasım 2022'de tanıtılan BIMCO CII İşletme Maddesi'ni ele alıyor. Bu madde, gemi sahipleri ile kiracılar arasındaki uyum ve işbirliğine dayalı bir çerçeve oluşturmak için önemli bir adım olarak hizmet etmektedir. Temel hedef, denizcilik operasyonlarındaki farklı önceliklerden kaynaklanabilecek çatışmaları hafifletmektir.

 

Sözleşme Dinamikleri:

Armatör tarafından atanmış kaptan; gemi kullanımı, kargo seçimi, destinasyonlar, acenta işleri ve ilgili düzenlemeler konusunda kiracının talimatlarını takip ederken, armatör CII Yönetmeliği'ne uyumlu olma sorumluluğuna sahiptir. Uyuşmazlıklar, kiracının gemiyi ticari olarak kiralaması sebebiyle karlılığını maksimize etmeye odaklanırken, gemi sahibinin CII Yönetmeliği'ne uyumlu olmaya çalışmasından kaynaklanabilemektedir. BIMCO CII İşletme Maddesi, Zaman çarteri Sözleşmeleri için CII uyumluluğu sorumluluğunu gemi sahipleri ve kiracılar arasında paylaştırmayı amaçlayan işbirliğine dayalı bir çerçeve oluşturmayı hedeflemektedir.

Başarılan yıllık operasyonel CII'nin belirlenmesi; yakıt türü, enerji verimliliği teknolojiler, liman kalışları, gövde temizliği ve seyir hızı gibi faktörleri içermektedir. Bu faktörlerde değişiklik yapmak CII'yi olumlu etkileyebilirken, zaman çarteri sözleşmesinde ihlal de yaratabilmektedir. Örneğin, güvenlik nedenleri haricinde, karbon emsiyonunu azaltmak için gemi hızını veya kargoyu azaltmak, tahmini varış tarihi veya hızla ilgili ihlallere ve performans ile ilgili garanti ihlallerine neden olabilmektedir. BIMCO CII İşletme Maddesi, zaman çarteri sözleşmelerinde CII düzenlemelerinin ortaya çıkardığı zorlukları işbirliği içinde ele almak için gemi sahipleri ve kiracılar arasında proaktif bir düzenlemedir.

Madde, CII uyumluluğu sorumluluğunu yalnızca gemi sahibinin üstlenmemesini, aynı zamanda ticari kontrolü elinde tutan kiracıyla eşit olarak paylaşmasını sağlayarak, işbirliğine dayalı bir yaklaşımı benimsemektedir. Bu işbirliği, her iki tarafın da sözleşme yükümlülüklerini riske atmadan olumlu bir CII derecesi elde etmeyi amaçlamaktadır.

 

BIMCO CII Zaman Çarteri Sözleşmeleri İşletme Maddesi:

İlgili taraflar, bu madde içinde belirtilen şartları açıkça kabul ederek MARPOL Karbon Yoğunluğu Yönetmelikleri'ne uyumluluk konusundaki işbirlikleri ve yükümlülükleri için temel oluşturmaktadırlar. Bu madde, işbirliğinin önemini vurgulayarak, geminin karbon verimliliğini artırmak için iyi niyetle hareket etme ve paylaşılan sorumluluğu vurgulamaktadır. Ayrıca, MARPOL Karbon Yoğunluğu Yönetmelikleri'ne uyumluluğu izlemek ve gelecekteki seyahatleri stratejik olarak planlamak amacıyla ilgili verilerin günlük olarak toplanması, paylaşılması ve raporlanmasını zorunlu kılmaktadır.

 

İşbirlikçi Çerçeve ve Kabul Edilen CII:

Bu işbirliği çerçevesinde tarafların, her takvim yılı için "Kabul Edilen CII Değeri" üzerinde anlaşması beklenir, ideal olarak CII Derecesi ortası olan ‘C’ seviyesi olan Gerekli CII'yi aşması hedeflenmektedir. Tablolar eksikse, Varsayılan Kabul Edilen CII, Gerekli CII olarak belirlenmektedir. BIMCO Maddesi, CII uyumluluğunun asıl sorumluluğunu, operasyonel kararlardaki rolü nedeniyle, kiracıya atmaktadır. Aynı zamanda, CII uyumluluğu konusundaki belirli özen yükümlülüklerini de armatöre yüklemektedir. Teslimatta armatör, geminin günlük tüketimini izleme ve hesaplama yükümlülüğünü üstlenir, kiracıya kapsamlı detaylar sunmayı üstlenmektedir. Bu bilgiler daha sonra  “Elde Edilen CII” değerini belirlemek, ilgili dönem için “Kabul Edilen CII” ile karşılaştırmak ve kiracılarla şeffaf bir şekilde paylaşmak için kullanmaktadır.

 

Kiracının Sorumlulukları:

Kiracı, dikkatli yakıt seçimi, düşünceli seyahat planlaması ve verimli malzeme yönetimi gibi kritik görevlerle görevlendirilir; her zaman CII'yi göz önünde bulundurmalıdır. (c) bendinde belirtildiği gibi, kiracı, Karbon Yoğunluğu Yönetmeliklerine uygun bir şekilde gemiyi özenle işletme yükümlülüğüne sahiptir, Elde Edilen CII'nin, charterparty'de belirtilen Kabul Edilen CII sınırları içinde kalmasını sağlamalıdır. BIMCO, CII Maddesinin mevcut bir zaman kiralama sözleşmesine sorunsuz bir şekilde entegre olduğunu ve mevcut performans garantilerini koruduğunu öne sürer. Önemli bir not olarak, kiracı performans garantilerinin ihlalini, CII Maddesi altındaki yükümlülüklerinden kaçmak veya (g) bendinde geçerli bir başvuru nedeniyle garantilerin karşılanmaması durumunda ihlal iddiasında bulunmak için kullanamaz. Temelde, bu madde garantileri korur ancak bir istisna oluşturur.

 

Kiracıların yükümlülüklerini yerine getirmemesi:

Klozun (g) bendi, “Elde Edilen CII”nin “Kabul Edilen CII”dan sapması durumlarını ele alır, bu durumda kiracıların yükümlülüklerini yerine getirememesi potansiyel olarak ortaya çıkabilmektedir. Veriler böyle bir sapmayı gösteriyorsa, sahipler hemen kiracılara bildirimde bulunmalıdır. Eğer sapma devam ederse ve sahipler, kiracıların yükümlülüklerini "makul olasılıkla" yerine getirmediğini gösterebiliyorsa, bu durumu düzeltmek için belirli prosedürler düzenlenmiştir. Armatörler, kiracılardan, iki iş günü içinde önerilen ticari operasyonları içeren yazılı plan sunmasını talep etmelidir. Kiracıların planını değerlendikten sonra, armatörler, önerilen planın uygulanması halinde “makul” bir şekilde kiracıların yükümlülüklerini yerine getirmeme olasılığı mevcutsa bu durumu iki iş günü içinde kiracılara bildirmelidirler. Bundan sonra taraflar, iki iş günü içinde “Elde Edilen CII”' “Kabul Edilen CII” ile uyumlu hale getirmek için yazılı plan hazırlamaya çalışmalıdırlar. Ayarlanmış bir plan belirlenene kadar gemi sahipleri, Çarter Sözleşmesi’nde ihlale yol açmadan; kiracıların talimatlarını takip etmekten kaçınma, gemi hızını azaltma veya “Kabul Edilen CII” ile uyumlu talimatlar isteme hakkını korumaktadırlar. Ayrıca, kiracılar, madde uyarınca üstlenilen yükümlülükleri aşan zararlardan sorumludurlar.

 

Sahibin Sorumluluk ve Dikkatle Yapılması Gerekenler:

Kiracı madde uyarınca asıl sorumluluğu taşırken, armatörler, (f) bendi kapsamında yakıt ve enerji tüketimini en aza indirme konusunda dikkatli olmak ile yükümlüdür. Bu, gemiyi, motorlarını, gövdesini maddeyle uyumlu bir şekilde korumayı ve ilgili enerji verimliliği ekipmanlarını kiralamayı içermektedir ve tespit edilen herhangi bir eksikliği derhal bildirme taahhüdünü içermektedir. Armatör; geminin trimini ayarlamayı, ana ve yardımcı motorların kullanımını optimize etmeyi, seyir ekipmanlarını ve performans izleme sistemlerini etkili bir şekilde kullanmayı, en yakıt verimli rotayı seçmeyi (kiracının talimatları ve güvenlik istisnaları çerçevesinde), ve geminin karbon yoğunluğunu hesaplamak için gerekli verileri özenle izleme sorumluluğu altındadır. 

 

Önemli Hususlar ve Olası Anlaşmazlıklar:

Bu maddenin charterpartiler üzerine uygulanması ele alırken, temel hususlara ve olası çatışmalara dikkat etmek hayati önem taşımaktadır.

  • Kiracının Yükümlülüklerini Yerine Getirmemesi Tanımındaki Belirsizlik: (g) bendi, kiracıların yükümlülüklerini yerine getirememesi durumunda katı bir prosedür getirmektedir;

    • "Makul olasılık" kavramının ne şekilde tanımlandığındaki belirsizlik ve bu tnaımla hakkının armatörün takdirine bırakılmış olması potansiyel anlaşmazlıklara yol açacaktır. 

    • Kiracıların iki iş günü içinde yazılı bir plan sunma konusundaki kısıtlı süreç, özellikle karmaşık charterparti zincirlerinde pratik ve mümkün olmayacaktır.

    • Gemi sahibinin bir emre veya planı redderken "makul"ün ne anlama geldiğinin tanımlanmaması, potansiyel anlaşmazlıklara yol açabilecek başka bir belirsizlik katmaktadır. Esasen madde, hızlı çözümler getirmeyi amaçlasa da, pratik uygulaması yoruma açık ve uygulanabilir değildir.

  • Yaptırım ve Zararların Net Olmaması:

    • Gemi sahipleri, kiracıların ihlalleri durumunda (j) bendi kapsamında zarar talep etme hakkını korumaktadırlar. D (üç ardışık yıl boyunca) veya E derecesine ulaşmanın yaptırımlarının net olmaması, IMO tarafından uygulanacak yaptırımın değerlendirmesinin 2026'ya kadar ertelenmesi ile birlikte potansiyel etkilerin 2026'da belirleneceği anlamına gelmektedir. Ayrıca IMO tarafından uygulanacak yaptırımın değerlendirmesi 2026'ya kadar ertelendiğinden, sorumluları belirlemede özellikle puanın kümülatif niteliği dikkate alındığında zorluklar ortaya çıkabilecektir.

    • Aynı yıl içinde farklı kiracıların kontrolü altındaki geminin alacağı olumsuz derece, derece alındığında kontrolü elinde bulunduran kiracıya ek yükümlülükler getirebilecektir. Aynı şekilde daha önce farklı kiracıların kontrolü altında iki 'D' puanı alınması durumunda, en son kiracının yaptırımlardan tek başına sorumlu olabileceği anlamına gelebilecektir.

  • Maddede Tazmin Edilebilecek Kayıpların Tanımlanması:

    • Madde, sözleşme ihlalleri tazminat öngörmüşse de, ancak tazmin edilebilecek kayıpların tanımı açıkça belirtilmemiştir. Belirsizlik, özellikle gelecekteki teşviklerin kaybı veya geminin piyasa kiralama ücreti üzerindeki etkisi gibi ticari kayıplar söz konusu olduğunda anlaşmazlıklara yol açabilecektir.

  • Kiracı Uyumluluğunu Teşvik:

    • Sahipler, kiracıları maddeye uyum sağlamaya teşvik etmek için muhtemel liman otoritesi teşviklerini paylaşılmasını düzenleyebilir. Sözleşmenin derecelendirme alınmadan hemen önce sona erebileceği veya derecelendirmelerden hemen önce kiralanabileceği senaryoları da dikkate alınmalıdır. 

    • Kiracının, maddeyi benimsemelerini sağlamak için sahiplerle işbirliği yapması faydalı olabilir.

  • Kısa Vadeli Charterpartiler:

    •  Madde, uzun vadeli zaman kira anlaşmalarına uygun şekilde tasarlanmıştır ve sözleşme zinciri söz konusu olursa back-to-back hükümler konusunda dikkatli bir değerlendirme gereklidir. Aynı şekilde, konşimentolar da dahil olmak üzere tüm taşıma sözleşmeleri incelenmelidir.

  • Teslimatta Geminin CII Derecesi:

    • Anlaşma CII, CP müzakereleri sırasında belirlenir; kiracılar, geminin tesliminden önce performans verilerini talep etmek, sadece geminin teslimi sırasında değil, gelecekteki seferler için gemi kiralama piyasa oranını veya sahibin gemiyi gelecekteki seferlere kiralamasını etkileyebilecek enerji verimli cihazlara uyum sağlamak gibi durumları içerebilir.

    • Enerji verimliği teçhisatlarına da garantilerin uyarlanması önemlidir, özellikle cihaz arızası geminin verimliliğini etkiliyorsa dikkat edilmelidir.

  • Bağımsız Üçüncü Kişi Hizmetlerine Katılma:

    • Charterpartilere girmeden önce verimliliği arttırmak için üçüncü kişi tarafından alınacak hizmetlere katılma konusu düşünülmelidir, ek hizmetler düşünülüyorsa maliyet paylaşımı üzerine görüşmeler yapılmalıdır.

 

Sonuç

Sonuç olarak, olumlu bir Karbon Yoğunluk Göstergesi (CII) derecesine ulaşma yolculuğu, gemi sahipleri ile kiracılar arasında işbirliği gerektirir. CII Maddesi, temelde, anlaşılan CII derecesine ulaşma sorumluluğunu büyük ölçüde kiracı üzerine yerleştirir. Bu, CII derecesin oluşmasında sorumlu tarafa atfetmede adil görünebilir, ancak eleştirmenler BIMCO'dan daha adil bir yaklaşım bekliyorlardı.

Kiracılar bu maddeyi, avantajlı konumlarını sınırlayan ve ağır yükümlülükler altına sokan bir madde olarak görebilmektedirler. Bu maddenin ağır hükümleri sebebiyle müzakereler sırasında kiracılar, çıkarlarıyla daha uyumlu başka formulasyonlar talepedebilirler. İhtiyatlı kiracılar, özellikle sınırda veya daha düşük bir CII derecesine sahip gemileri kiralamada, müzakere önceliklerini kendileri belirledikleri özel bir CII maddesi geliştirmeyi düşünmelidir. Temel sorumluluğun CII uyumluluğunda gemi sahiplerinde olduğunu kabul etmek önemlidir.

Bu madde, gemi sahiplerinin CII derecelendirmelerini artırmaya yönelik girişimlerinin gemi kiralama sözleşmelerinde ihlallerine yol açmasını engelleyen önemli bir unsur olup, bu nedenle gemi sahiplerinin gemi kiralama anlaşmalarına girmeleri sırasında önemli bir unsur haline gelmiştir. Bu maddenin uygulamada kullanışlı bir madde olduğunu düşünmemekteyim. Ancak,madde, ilgili taraflar arasındaki müzakereler için değerli bir başlangıç noktası olarak hizmet etmektedir.

Uyum Zorluklarıyla Başa Çıkma: Sürdürülebilir Denizcilik İçin BIMCO CII İşletme Maddesi Hakkında İnceleme

1 Ocak 2024

Betül Pınarbaşı

bottom of page